İngilizce Türkçe Sözlük







17 Ocak 2018 Çarşamba

Camila Cabello – Something’s Gotta Give (Türkçe Çeviri) (Çeviri)

Görüntülenme: 1

Loving you, I thought I couldn’t get no higher
Your November rain could set the night on fire, night on fire
But we could only burn so long
Counterfeit emotions only run skin deep
Know you’re lying when you’re lying next to me, next to me
How did we get so far gone?

Seni severken, daha fazla sarhoş olamam diye düşünmüştüm
Senin Kasım yağmurun geceyi ateşe verebilir, geceyi ateşe
Ama sadece uzun bir süre yanardık
Sahte duyguların yalnızca derine işliyor
Yanı başımda yalan söylediğini biliyorum, yanı başımda
Nasıl oldu da bu hale geldik?

I should know by now
You should know by now
We should know by now

Şu ana dek bilmeliydim
Şu ana dek bilmeliydin
Şu ana dek bilmeliydik

Something’s gotta give, something’s gotta break
But all I do is give, and all you do is take
Something’s gotta change, but I know that it won’t
No reason to stay is a good reason to go
Is a good reason to go, ooh

Bir şey verilmek zorunda, bir şey kırılmak zorunda
Ama benim tek yaptığım vermek seninki ise almak
Bir şeyin değişmesi gerek ama biliyorum ki değişmeyecek
Kalmak için bir nedenin olmaması gitmek için iyi bir neden
Gitmek için iyi bir neden mi, ooh

I have never heard a silence quite so loud
I walk in the room and you don’t make a sound, make a sound
You’re good at making me feel small
If it doesn’t hurt me, why do I still cry?
If it didn’t kill me, then I’m half alive, half alive
How did we get so far gone?

Hiç bir sessizlikten bu kadar gürültü duymamıştım
Odaya giriyorum ve sesin çıkmıyor, sesin
Beni küçük hissettirmekte üstüne yok
Eğer bu beni incitmiyorsa, neden hala ağlıyorum_
Bu beni öldürmüyorsa, demek ki yarı hayattayım, yarı hayattayım
Nasıl oldu da bu hale geldik?

I should know by now
You should know by now
We should know by now

Şu ana dek bilmeliydim
Şu ana dek bilmeliydin
Şu ana dek bilmeliydik

Something’s gotta give, something’s gotta break
But all I do is give, and all you do is take
Something’s gotta change, but I know that it won’t
No reason to stay is a good reason to go
Is a good reason to go, ooh

Bir şey verilmek zorunda, bir şey kırılmak zorunda
Ama benim tek yaptığım vermek seninki ise almak
Bir şeyin değişmesi gerek ama biliyorum ki değişmeyecek
Kalmak için bir nedenin olmaması gitmek için iyi bir neden
Gitmek için iyi bir neden mi, ooh

I should know by now, you should know by now
I think I’m breaking right now, ooh
I should know by now, you should know by now
I think I’m breaking right now

Şimdiye dek bilmeliydim,şimdiye dek bilmeliydim
Sanırım şuan kırılıyorum
Şimdiye dek bilmeliydim,şimdiye dek bilmeliydim
Sanırım şuan kırılıyorum

Something’s gotta give, something’s gotta break
But all I do is give, and all you do is take
Something’s gotta change, but I know that it won’t
No reason to stay is a good reason to go
Is a good reason to go, ooh
Something’s gotta give

Bir şey verilmek zorunda, bir şey kırılmak zorunda
Ama benim tek yaptığım vermek seninki ise almak
Bir şeyin değişmesi gerek ama biliyorum ki değişmeyecek
Kalmak için bir nedenin olmaması gitmek için iyi bir neden
Gitmek için iyi bir neden mi, ooh
Bir şey verilmek zorunda

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder